Yurt dışında yaşayan sevgili vatandaşlarım,
Rekor bir katılımla sandıkları patlattığınız seçimlerin ilk turunu başarıyla tamamladık.
Tüm zorluklara rağmen vatandaşlık görevinizi en güzel şekilde yerine getirdiniz.
Şahsıma ve Cumhur İttifakı’na büyük bir teveccüh gösterdiniz.
Terör örgütü mensuplarının yıldırma, üzerinizde baskı kurma, iradenizi gasbetme girişimlerine boyun eğmediniz.
Türk demokrasisinin gücüne güç kattınız, millet olarak hepimizin göğsünü kabarttınız.
Her biriniz adınızı şimdiden siyaset tarihimize altın harflerle yazdırdınız.
Sergilediğiniz bu dik, demokratik ve dirayetli duruş için sizlere en kalbî şükranlarımı sunuyorum.
Şimdi önümüzde Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turu var.
Yurt dışında ve gümrük kapılarında oy verme işlemi yarın (20 Mayıs Cumartesi) başlıyor.
Sizlerden, bulunduğunuz ülkelerdeki seçim tarihlerini yakından takip ederek, demokratik hakkınızı muhakkak kullanmanızı rica ediyorum.
Milletimizin yurt dışındaki siz temsilcilerinden iradenize bir kez daha güçlü bir şekilde sahip çıkmanızı bekliyorum.
İnşallah bu imtihandan da alnımızın akıyla çıkacağımıza yürekten inanıyorum.
Rekor bir katılımla sandıkları patlattığınız seçimlerin ilk turunu başarıyla tamamladık.
Tüm zorluklara rağmen vatandaşlık görevinizi en güzel şekilde yerine getirdiniz.
Şahsıma ve Cumhur İttifakı’na büyük bir teveccüh gösterdiniz.
Terör örgütü mensuplarının yıldırma, üzerinizde baskı kurma, iradenizi gasbetme girişimlerine boyun eğmediniz.
Türk demokrasisinin gücüne güç kattınız, millet olarak hepimizin göğsünü kabarttınız.
Her biriniz adınızı şimdiden siyaset tarihimize altın harflerle yazdırdınız.
Sergilediğiniz bu dik, demokratik ve dirayetli duruş için sizlere en kalbî şükranlarımı sunuyorum.
Şimdi önümüzde Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turu var.
Yurt dışında ve gümrük kapılarında oy verme işlemi yarın (20 Mayıs Cumartesi) başlıyor.
Sizlerden, bulunduğunuz ülkelerdeki seçim tarihlerini yakından takip ederek, demokratik hakkınızı muhakkak kullanmanızı rica ediyorum.
Milletimizin yurt dışındaki siz temsilcilerinden iradenize bir kez daha güçlü bir şekilde sahip çıkmanızı bekliyorum.
İnşallah bu imtihandan da alnımızın akıyla çıkacağımıza yürekten inanıyorum.
Bugün Millî Mücadelenin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 104. yıl dönümünün sevincini ve coşkusunu yaşıyoruz.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nızı en içten dileklerimle tebrik ediyorum.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine armağan ettiği 19 Mayıs 1919 tarihi, ecdadın imkânsızlıklar içinde dahi büyük bir iman ve inançla direniş ruhunu yeniden canlandırmasının sembolüdür.
19 Mayıs, Türk Milletinin emperyalist güçlere karşı birlik ve beraberlik içinde zulme boyun eğmeyeceğini haykırarak tarihin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından birini yazmaya başladığı gündür.
Ecdadımızın istiklâli ve istikbali uğrunda sergilediği kahramanlıkları gelecek nesillere en canlı şekilde aktarmak başta gelen vazifemizdir.
Bu anlayışla, bir asır önceki ruhla ecdadımızdan teslim aldığımız kutlu emanetlere sahip çıkıyor, ülkemizin geleceğinin sembolü Türkiye Yüzyılı’nı inşa ediyoruz.
Mücadele azmimizi, büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etme heyecanımızı sürekli canlı tutmak için gençlerimizi tüm alanlarda destekliyor, onlara her türlü imkânı ve fırsatı veriyoruz.
Ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarını tasarlar ve uygularken en çok gençlerimize güveniyoruz.
Kendilerine sunduğumuz imkânları en iyi şekilde kullanarak bizlere büyük gururlar yaşatan gençlerimizle iftihar ediyoruz.
Ülkemiz kalkındıkça, geliştikçe, büyüdükçe hayallerini gerçekleştirebilmeleri için gençlerimize daha fazla destek vereceğiz.
Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu emanet ettiğimiz gençlerimizin, son devletimiz Cumhuriyetimize güçlü bir şekilde sahip çıkmaları, geleceğimize güvenle bakmamızı sağlamaktadır.
Bu düşüncelerle 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı tekrar tebrik ediyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Kurtuluş Savaşımızın bütün kahramanlarını saygıyla anıyorum.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nızı en içten dileklerimle tebrik ediyorum.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine armağan ettiği 19 Mayıs 1919 tarihi, ecdadın imkânsızlıklar içinde dahi büyük bir iman ve inançla direniş ruhunu yeniden canlandırmasının sembolüdür.
19 Mayıs, Türk Milletinin emperyalist güçlere karşı birlik ve beraberlik içinde zulme boyun eğmeyeceğini haykırarak tarihin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından birini yazmaya başladığı gündür.
Ecdadımızın istiklâli ve istikbali uğrunda sergilediği kahramanlıkları gelecek nesillere en canlı şekilde aktarmak başta gelen vazifemizdir.
Bu anlayışla, bir asır önceki ruhla ecdadımızdan teslim aldığımız kutlu emanetlere sahip çıkıyor, ülkemizin geleceğinin sembolü Türkiye Yüzyılı’nı inşa ediyoruz.
Mücadele azmimizi, büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etme heyecanımızı sürekli canlı tutmak için gençlerimizi tüm alanlarda destekliyor, onlara her türlü imkânı ve fırsatı veriyoruz.
Ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarını tasarlar ve uygularken en çok gençlerimize güveniyoruz.
Kendilerine sunduğumuz imkânları en iyi şekilde kullanarak bizlere büyük gururlar yaşatan gençlerimizle iftihar ediyoruz.
Ülkemiz kalkındıkça, geliştikçe, büyüdükçe hayallerini gerçekleştirebilmeleri için gençlerimize daha fazla destek vereceğiz.
Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu emanet ettiğimiz gençlerimizin, son devletimiz Cumhuriyetimize güçlü bir şekilde sahip çıkmaları, geleceğimize güvenle bakmamızı sağlamaktadır.
Bu düşüncelerle 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı tekrar tebrik ediyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Kurtuluş Savaşımızın bütün kahramanlarını saygıyla anıyorum.
Bu akşam İstanbul'da bir araya geldiğimiz hemşehri derneklerimizin her birini, temsil ettikleri şehirlerimizi, ilçelerimizi, köylerimizi ayrı ayrı selamlıyorum.
Sevgisi, coşkusu, desteği ve ahde vefası için tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.
Sevgisi, coşkusu, desteği ve ahde vefası için tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.
14 Mayıs seçimlerinin ardından yaşananları milletimiz de çok yakından gördü. Sadece depremzedelerimize yapılan saygısızlık bile karşımızdakilerin kabahat hanesini doldurmaya yeter.
6 Şubat depremlerinin ardından biz depremzede kardeşlerimiz için geceli gündüzlü çalışırken bunlar ne yaptılar?
Yürüttükleri irili ufaklı çalışmaları büyütüp reklam malzemesi haline getirmek dışında, dişe dokunur hiçbir şey yapmadılar.
Deprem yıkıntıları önünde turistik fotoğraflar çektirmek, milletin acısını umursamadan şov yapmak dışında bir soruna çare olmadılar.
Seçimden sonra da utanmadan, arlanmadan depremzede kardeşlerimize hakaretler yağdırdılar.
Bunların gerçek yüzü işte bu…
Milletimiz onlara tabi olursa, kendi deyimleriyle “tıpış tıpış gidip oyunu verirse” ne âlâ…
Yok, kendi özgür iradesiyle farklı bir karar verirse dünyayı insanımızın başına yıkar; etmedik hakaret, yapmadık densizlik bırakmazlar.
Faşizm bunların ruhuna sirayet etmiş…
Gerçi, bölücü örgütle, FETÖ’yle, tefecilerle, küresel medyayla, emperyalistlerle yol yürüyenlerden başka ne beklenebilir ki?
İnşallah 28 Mayıs’ta tüm bu utanç sahnelerine 85 milyon olarak hep birlikte bir son vereceğiz.
6 Şubat depremlerinin ardından biz depremzede kardeşlerimiz için geceli gündüzlü çalışırken bunlar ne yaptılar?
Yürüttükleri irili ufaklı çalışmaları büyütüp reklam malzemesi haline getirmek dışında, dişe dokunur hiçbir şey yapmadılar.
Deprem yıkıntıları önünde turistik fotoğraflar çektirmek, milletin acısını umursamadan şov yapmak dışında bir soruna çare olmadılar.
Seçimden sonra da utanmadan, arlanmadan depremzede kardeşlerimize hakaretler yağdırdılar.
Bunların gerçek yüzü işte bu…
Milletimiz onlara tabi olursa, kendi deyimleriyle “tıpış tıpış gidip oyunu verirse” ne âlâ…
Yok, kendi özgür iradesiyle farklı bir karar verirse dünyayı insanımızın başına yıkar; etmedik hakaret, yapmadık densizlik bırakmazlar.
Faşizm bunların ruhuna sirayet etmiş…
Gerçi, bölücü örgütle, FETÖ’yle, tefecilerle, küresel medyayla, emperyalistlerle yol yürüyenlerden başka ne beklenebilir ki?
İnşallah 28 Mayıs’ta tüm bu utanç sahnelerine 85 milyon olarak hep birlikte bir son vereceğiz.
Sevgili genç kardeşlerim,
Hazreti Mevlana “Testinin içinde ne varsa, dışına da o sızar” diyor.
Dipsiz karanlıklarda debelenenler umut veremez. Vizyonu, hayali, ideali, hedefi olmayanlar ufuk çizemez.
Siyasi başarısızlıklarına sizleri de ortak etmek isteyenlerin yalanlarına, çizmeye çalıştıkları o karanlık tabloya lütfen aldırış etmeyin.
Biz her zaman sizin yanınızdayız.
21 yıldır iktidardayız.
Bu 21 yıl boyunca hiçbir genç kardeşimin hayat tarzına müdahale etmediğimiz gibi, kimsenin bir başkasının kılık kıyafetine, düşünce tarzına, beklentilerine, beğenilerine karışmasına da izin vermedik.
Ülkemize kazandırdığımız nice eserin, yatırımın, projenin yanı sıra fikirlerinizi rahatça ifade edebilmeniz, gençliğinizi özgürce ve doyasıya yaşayabilmeniz için de var gücümüzle çalıştık.
Bugün her türden sanat etkinliğinin rahatça düzenlenebildiği, uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapan, sporun, müziğin, bilimin, teknolojinin hiç olmadığı kadar hayatımızın içinde yer aldığı bir Türkiye’de yaşıyoruz.
Sayısı 208’e çıkan üniversitelerimizle, 96 teknopark, 316 tasarım merkezi, 1.249 AR-GE merkezimizle hedeflerimize doğru emin adımlarla yürüyoruz.
1 milyonu aşkın gencimizin yarıştığı TEKNOFEST ile potansiyelinizi sergileyebileceğiniz, dünya ile rekabet edebileceğiniz platformlara sahibiz. Millî Teknoloji Hamlemiz sayesinde teknolojiyi sadece tüketen değil; tasarlayan, geliştiren ve üreten bir ülke haline geliyoruz.
Tüm bunları sizin için yaptık; sizlerin desteği, gayreti, alın ve fikir teriyle başardık. 28 Mayıs’tan sonra inşallah Türkiye Yüzyılı’nın inşasına da sizlerle birlikte başlayacağız.
Hazreti Mevlana “Testinin içinde ne varsa, dışına da o sızar” diyor.
Dipsiz karanlıklarda debelenenler umut veremez. Vizyonu, hayali, ideali, hedefi olmayanlar ufuk çizemez.
Siyasi başarısızlıklarına sizleri de ortak etmek isteyenlerin yalanlarına, çizmeye çalıştıkları o karanlık tabloya lütfen aldırış etmeyin.
Biz her zaman sizin yanınızdayız.
21 yıldır iktidardayız.
Bu 21 yıl boyunca hiçbir genç kardeşimin hayat tarzına müdahale etmediğimiz gibi, kimsenin bir başkasının kılık kıyafetine, düşünce tarzına, beklentilerine, beğenilerine karışmasına da izin vermedik.
Ülkemize kazandırdığımız nice eserin, yatırımın, projenin yanı sıra fikirlerinizi rahatça ifade edebilmeniz, gençliğinizi özgürce ve doyasıya yaşayabilmeniz için de var gücümüzle çalıştık.
Bugün her türden sanat etkinliğinin rahatça düzenlenebildiği, uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapan, sporun, müziğin, bilimin, teknolojinin hiç olmadığı kadar hayatımızın içinde yer aldığı bir Türkiye’de yaşıyoruz.
Sayısı 208’e çıkan üniversitelerimizle, 96 teknopark, 316 tasarım merkezi, 1.249 AR-GE merkezimizle hedeflerimize doğru emin adımlarla yürüyoruz.
1 milyonu aşkın gencimizin yarıştığı TEKNOFEST ile potansiyelinizi sergileyebileceğiniz, dünya ile rekabet edebileceğiniz platformlara sahibiz. Millî Teknoloji Hamlemiz sayesinde teknolojiyi sadece tüketen değil; tasarlayan, geliştiren ve üreten bir ülke haline geliyoruz.
Tüm bunları sizin için yaptık; sizlerin desteği, gayreti, alın ve fikir teriyle başardık. 28 Mayıs’tan sonra inşallah Türkiye Yüzyılı’nın inşasına da sizlerle birlikte başlayacağız.
Türk müziğinin usta ismi Nuri Sesigüzel’e Allah’tan rahmet niyaz ediyor; kıymetli sanatçımızın ailesine, sevenlerine ve tüm sanat camiamıza başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Mekânı cennet olsun.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Genç kardeşlerimle Rami Kütüphanemizde güzel bir buluşma gerçekleştirdik.
Sohbetimizi bu akşam saat 21.00’de sosyal medya hesaplarımızdan ve televizyon kanallarından izleyebilirsiniz.
Sohbetimizi bu akşam saat 21.00’de sosyal medya hesaplarımızdan ve televizyon kanallarından izleyebilirsiniz.
CHP Genel Başkanı ve arkadaşları, zihniyetlerinin 73 yıldır hiç değişmediğini 14 Mayıs seçimlerinden sonra bir kez daha ispatladılar.
Düne kadar önlerine gelene kalp yapmaktan parmakları neredeyse nasır bağlamıştı, bugün aynı elleriyle masa yumruklamaktan bileklerini kıracaklar.
Seçim öncesinde taktıkları demokrat maskesi 15 Mayıs sabahı düşünce altından tek parti CHP’sinin karanlık ve çirkin yüzü çıktı.
Helalleşme, kucaklaşma, barış ve özgürlük söylemleri, yerini sadece bir günde faşizmin en pespaye haline bıraktı.
“Yeni” diye millete pazarladıkları CHP’nin, vesayet ve darbe gölgesinde yürüyen CHP’den hiçbir farkı olmadığı anlaşıldı.
Milletimiz bu yüzü çok iyi tanır, geçmişteki acı tecrübelerinden çok iyi bilir.
CHP Genel Başkanı ne yaparsa yapsın, hangi kılığa bürünürse bürünsün, hangi maskeyi takarsa taksın bölücü örgütle, FETÖ’yle, tefecilerle, küresel lobilerle, LGBT’cilerle, emperyalistlerle beraber yol yürüdüğünü asla gizleyemez, gizleyemeyecektir.
Gazi’nin hatırasına hürmeten CHP’ye oy veren vatandaşlarımın da bu duruma rıza göstermeyeceğine inanıyorum.
28 Mayıs, bunun için de tarihî bir fırsattır.
Düne kadar önlerine gelene kalp yapmaktan parmakları neredeyse nasır bağlamıştı, bugün aynı elleriyle masa yumruklamaktan bileklerini kıracaklar.
Seçim öncesinde taktıkları demokrat maskesi 15 Mayıs sabahı düşünce altından tek parti CHP’sinin karanlık ve çirkin yüzü çıktı.
Helalleşme, kucaklaşma, barış ve özgürlük söylemleri, yerini sadece bir günde faşizmin en pespaye haline bıraktı.
“Yeni” diye millete pazarladıkları CHP’nin, vesayet ve darbe gölgesinde yürüyen CHP’den hiçbir farkı olmadığı anlaşıldı.
Milletimiz bu yüzü çok iyi tanır, geçmişteki acı tecrübelerinden çok iyi bilir.
CHP Genel Başkanı ne yaparsa yapsın, hangi kılığa bürünürse bürünsün, hangi maskeyi takarsa taksın bölücü örgütle, FETÖ’yle, tefecilerle, küresel lobilerle, LGBT’cilerle, emperyalistlerle beraber yol yürüdüğünü asla gizleyemez, gizleyemeyecektir.
Gazi’nin hatırasına hürmeten CHP’ye oy veren vatandaşlarımın da bu duruma rıza göstermeyeceğine inanıyorum.
28 Mayıs, bunun için de tarihî bir fırsattır.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Biz Kahramanmaraş’ın Edelerini hiç yalnız bırakmadık. Onlar da bu yolda hep bizimle yürüdü…
Dönmem geri senin yolundan… 🇹🇷
Dönmem geri senin yolundan… 🇹🇷
Anadolu irfanının sembol isimlerinden merhum Neşet Ertaş’ın yürek tellerimizi titreten o güzel türküsünü siyasette kendimize rehber edindik.
“Dost elinden gel olmazsa varılmaz” dedik, “rızasız bahçenin gülü derilmez” dedik, “kalpten kalbe bir yol vardır görülmez” dedik.
Aziz milletimizle aramızda kurduğumuz “gönül köprülerinin” sarsılmasına asla izin vermedik.
Hayatımızın her safhasında milletimizle hep muhabbetin ve kardeşliğin diliyle konuştuk.
Ancak vatandaşa tepeden bakanlar bunu hiçbir zaman göremediler, anlayamadılar.
Siyasi tercihinden dolayı depremzedelerimizi linç edenler, bu sırra hiçbir zaman eremediler.
Başarısızlıklarının sebebini kendilerinde aramak yerine her defasında insanımızı suçladılar.
Bir ‘’yol kazası” olarak gördükleri çok partili demokrasiye geçtiğimiz 14 Mayıs 1950’den beri, maalesef bu kötü huylarından hiç vazgeçmediler.
Aynı kibirli tavrı bugün de inatla sürdürüyorlar.
Sandıkta tecelli eden iradeye saygı duymak yerine insanlarımıza “cahil” diyerek tahkir ve tahrik ediyorlar.
Hayatlarında bir kez olsun “biz nerede yanlış yaptık” sorusunu kendilerine sormuyorlar.
Milletin gönlünü kazanmak yerine nefret söylemlerine sarılarak, korku siyaseti izleyerek vatandaşın ve gençlerimizin oyunu alabileceklerini düşünüyorlar.
İnşallah 28 Mayıs’ta bu kibir abidelerine hep beraber “yeter” diyeceğiz.
85 milyon olarak sandığa, irademize ve geleceğimize sahip çıkacağız.
“Dost elinden gel olmazsa varılmaz” dedik, “rızasız bahçenin gülü derilmez” dedik, “kalpten kalbe bir yol vardır görülmez” dedik.
Aziz milletimizle aramızda kurduğumuz “gönül köprülerinin” sarsılmasına asla izin vermedik.
Hayatımızın her safhasında milletimizle hep muhabbetin ve kardeşliğin diliyle konuştuk.
Ancak vatandaşa tepeden bakanlar bunu hiçbir zaman göremediler, anlayamadılar.
Siyasi tercihinden dolayı depremzedelerimizi linç edenler, bu sırra hiçbir zaman eremediler.
Başarısızlıklarının sebebini kendilerinde aramak yerine her defasında insanımızı suçladılar.
Bir ‘’yol kazası” olarak gördükleri çok partili demokrasiye geçtiğimiz 14 Mayıs 1950’den beri, maalesef bu kötü huylarından hiç vazgeçmediler.
Aynı kibirli tavrı bugün de inatla sürdürüyorlar.
Sandıkta tecelli eden iradeye saygı duymak yerine insanlarımıza “cahil” diyerek tahkir ve tahrik ediyorlar.
Hayatlarında bir kez olsun “biz nerede yanlış yaptık” sorusunu kendilerine sormuyorlar.
Milletin gönlünü kazanmak yerine nefret söylemlerine sarılarak, korku siyaseti izleyerek vatandaşın ve gençlerimizin oyunu alabileceklerini düşünüyorlar.
İnşallah 28 Mayıs’ta bu kibir abidelerine hep beraber “yeter” diyeceğiz.
85 milyon olarak sandığa, irademize ve geleceğimize sahip çıkacağız.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Biz şu güzel Gaziantep’i hiç ama hiç yalnız bırakmayacağız! 🇹🇷
28 Mayıs'ta sandığa giderek tercihte bulunacak tüm kardeşlerimden, şu soruları kendilerine samimiyetle sormalarını istirham ediyorum.
Seçimden önce bedava ev vadedip sonrasında depremzedelerimizi misafir oldukları yerlerden atmaya kalkanlara itibar edilir mi?
Ne bürokratik ne de siyasi hayatında ülkeye hiçbir hayrı dokunmayan bir şahıstan bu millete fayda gelir mi?
17-25 Aralık darbe girişiminde FETÖ’cülerle iş tuttuğunu bizzat kendi ağzıyla itiraf eden birine güven olur mu?
Meydanlarda 6-8 Ekim olaylarının azmettiricilerini cezaevinden salma sözü verenlerin bölücü örgütle mücadele etmesi beklenebilir mi?
Rakiplerini tasfiye etmek için şantaj, tehdit, baskı, kaset kumpası dâhil her yolu meşru görenlerin siyasi ahlakına güvenilir mi?
Dün ak dediğine bugün kara diyen, dün söylediğini bugün inkâr eden, adı “çarkçıya” çıkmış birine elbette güvenilmez, evlatlarımızın geleceği emanet edilmez.
Milletimiz, 14 Mayıs’ta Meclis çoğunluğunu 323 milletvekiliyle Cumhur İttifakı'na vererek aslında iradesini beyan etti.
Cumhurbaşkanlığında da %49,5 oy oranıyla 27 milyonu aşkın vatandaşımız şahsımıza teveccüh gösterdi.
İnşallah 28 Mayıs’ı aziz milletimizin irade ve desteğiyle, rekor bir oy alarak tamamlayacağız.
Seçimden önce bedava ev vadedip sonrasında depremzedelerimizi misafir oldukları yerlerden atmaya kalkanlara itibar edilir mi?
Ne bürokratik ne de siyasi hayatında ülkeye hiçbir hayrı dokunmayan bir şahıstan bu millete fayda gelir mi?
17-25 Aralık darbe girişiminde FETÖ’cülerle iş tuttuğunu bizzat kendi ağzıyla itiraf eden birine güven olur mu?
Meydanlarda 6-8 Ekim olaylarının azmettiricilerini cezaevinden salma sözü verenlerin bölücü örgütle mücadele etmesi beklenebilir mi?
Rakiplerini tasfiye etmek için şantaj, tehdit, baskı, kaset kumpası dâhil her yolu meşru görenlerin siyasi ahlakına güvenilir mi?
Dün ak dediğine bugün kara diyen, dün söylediğini bugün inkâr eden, adı “çarkçıya” çıkmış birine elbette güvenilmez, evlatlarımızın geleceği emanet edilmez.
Milletimiz, 14 Mayıs’ta Meclis çoğunluğunu 323 milletvekiliyle Cumhur İttifakı'na vererek aslında iradesini beyan etti.
Cumhurbaşkanlığında da %49,5 oy oranıyla 27 milyonu aşkın vatandaşımız şahsımıza teveccüh gösterdi.
İnşallah 28 Mayıs’ı aziz milletimizin irade ve desteğiyle, rekor bir oy alarak tamamlayacağız.
Bu akşam Büyük Rumeli Buluşması'nda bir araya geldiğimiz tüm kardeşlerimize, soydaşlarımıza, kızçelerimize, kızanlarımıza, canımızdan bir parça olan tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum.
Rumeli'yi, Balkanlar'ı, Batı Trakya'yı yürekten selamlıyorum. 🇹🇷
Rumeli'yi, Balkanlar'ı, Batı Trakya'yı yürekten selamlıyorum. 🇹🇷